ettirgen cümle yapısını en iyi özetleyen cümleler topluluğu olan şarkıdır.

besmelesiz olmaz. olsa bile çıplak olmaz. olsa bile erkek cinsel organı ile kadın cinsel organı birbirine değmemelidir. ben demiyorum islam alimleri(*) diyo

organik-inorganik olarak bir arada ışınlanma ayarı olmadığından olması gereken eylem. önce kıyafetlerı gönderip orda giyinmek mantıklı olur

(bkz: at çamuru izi kalsın) bu ülkede her zaman yapılan şeydir.

aptalbilinç (bkz: bilinçaltı) üzerine çok güzel bir algı. (bkz: ak parti)

son sözü o söyleyeceği içindir. ne derse o yapılır. bir khk'ya bakar

mal cahil yazarlara sahip olduğunu söyleyen bir dangalağın istese de yazar olamayacağı bir sözlük. kendisi sanırım inci sözlüğün müdavimi olup burayı da iğreçleştiren insanlardan birisi

bugün itibariyle kayıt olduğum site. buaradaki çaylak sistemini pek bilmesem de sanırım genel olarak kurallara uymak yazar olmak için yeterli

kadının nefes aldığını görmesiyle başlayan ve durdurulamayan hareketler zinciri. tamam fazla da gömmemek lazım ama hoşlanan erkekse de kadınsa da kendini göstermek ister, bir bakış bir gülüş, bazen bir susuş çok şey anlatabilir

bir zamanların beni. evet artık bakmıyorum

kardeşimdir. ben de onu abisi gibi severim. nedir her insan karşı cinse romantik duygular beslemek zorunda mı?

not: gerçek kardeşim değil

neden böyle bir şey yapma gereği duymuş? güzelliğin göreceli olduğunu, yüz hatlarıyla aşırı alakalı olmadığını bilse, reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek bir amaca hizmet etmese takdir edilebilecek birisidir.

(bkz: nihat hatipoğlu)'na sorulacak sorulardan bazıları

*uzayda yaşam var demek günah mı?
*uzayda abdest alınır mı?
*uzaya bakmak günah mı?(melekleri dikizlemek babında)
*uzayda oruç tutulur mu?
*uzaylı biriyle evlenirsem 4 karı limitinden sayılır mı yoksa uzaylı istediğimiz herkesle evlenebilir miyiz?
*uzaylı ile evlenmek caiz mi?
*uzay ajansında çalışmak caiz mi?
*uzayda namaz nasıl kılınır?
*uzayda göte su kaçsa orucum bozulur mu?
*uzaydan dünyaya bakmak günah mı? (insanlara yukardan bakmak mahiyetinde)
*uzayda sex yapılır mı? günahı var mıdır?
*uzayda teyemmümü boşlukta alabilir miyiz?
*götüme uzay gemisi kaçtı kızlığım bozulur mu? (sanırım bunu (bkz: Haydar Dümen)'e sorarlar neyse)

listeyi daha da uzatırdım ama çok daşaapmamak lazım.

denize havuza girilecek zamanlarda "cebim var ollleyyyy" modunda olup cebe konan şey veya şeylerin unutulması durumunda ana bacı sövdüren ve yırtılmaya teşebbüs edilen bir ceptir. gitti para, sigara, telefon...

spikerin sözlerinden dolayı (bkz: her yerinden öpüyorum rüştü) oyumu rüştü için kullanıyorum.
(bkz: gelmiş geçmiş en iyi kaleci rüştü reçber dir)

yıllardır her defasında başlayıp bu sefer tamamlayacağım dediğim fakat bir türlü sonuca varamadığım programdır. senede en az bir kere denemişliğim vardır. tamamlayamama sebebim beceriksizliğim değil araya hep bir şeylerin girmesiydi. yine başladım yine birşeyler giriyor. tamamlayana saygım sonsuz. umarım ben de bir gün tamamlarım

(bkz: ilayda şamilgil) ve (bkz: mehmet can dursun) son zamanlarda göze çarpanlardan. eminim ki daha niceleri çıkacak tübitak'ın umursamadığı. biri hacca giden robot yapsın da tübitak 1.si olsun. ya da organik hoşaf. hayde imanı bütün kardeşlerim haydeeee...

dünya'nın en pahalı şehri bilgisi çoğu yerde farklı olsa da açık ara 1. olduğunu düşündüğüm yerdir singapur. aynı zamanda yine çoğu yerde farklıdır sıralaması yaşanabilir şehirlerin ki yine bence singapurdur.

fine city olarak bilinir ve dünya'nın en fazla kuralı, cezası, düzeni olan ota boka para cezası verilen şehirdir (ülke demek içimden gelmiyor çünkü şehir devleti. bu yüzden ülke yerine şehir olarak kullanacağım). diğer taraftan ise insanların, devletin, kanunsuzların bile; insan haklarına, özgürlüğe, inanca, felsefeye, düşünceye, aklınıza gelebilecek her türlü insani değere saygıları var. keşke türkiye de böyle olsaydı diye düşünmüyor değilim. hiyerarşileri bile güzel, metroya binen askerler, polisler, evet doğru yazdım... askerler görevlerini yerine getirip evlerine dönüyorlar. elbette nöbet sistemi vardır, zaten nüfüs 6 milyon kaç tane asker olabilir ki? küçücük yaşta şehrin bi tarafından diğer tarafınakorkusuzca ve güvenle giden çocuklar, at gözlüğü takmayan, herkese eşit bakan gözler, bir şey sorduğunuzdakendi işlerini bırakıp yardımcı olmak için seferber olan güzide insanlar... herkesin elinde son teknoloji ürünler, herkesin yüzünde açan güller, somurtan bir kaç kişi olmuyor değil. bu zamana kadar gördüğüm en mutlu insan profiline sahip singapur.

ev ve araba fiyatları çok pahalı. kabaca 1 sgd = 2.15 tl olarak hesaplarsak en düşük ev kirası 4300 tl. genelde condomium denilen, ev arkadaşlığını yanı ortak yaşamı paylaşıyorlar. master room yani evin kiralık en büyük odası genelde çiftler için olup en ucuz 1500 tl'ye gördüm. araba konusunda klasik 0 bir sedan araba orneğin toyota 215.000 tl. evet belki de ev ve araba fiyatları türkiyedeki'nden 3 ila 8 kat daha fazla. ortalama bir ev kirası yaklaşık 6-7 bin tl ve genelde hdb denilen bizdeki gökdelenvari sitelerde yaşam var. eğer ben kafamı dinleyeyim bahçem olsun diyorsanız evinizin kirası 30.000 tl olur. uzun lafın kısası singapurda ortalama bir ev ve arabam olsun diyorsanız 1-1.5 milyon tl'yi gözden çıkarmanız gerekir.
sakın gözünüz korkmasın hemen hemen her singapur vatandaşının bir evi ve bir arabası var. orada yaşıyorsanız bunları almak çok kolay.
not: 1 öğretmen maaşı yaklaşık 9-11 bin tl arası. türkiyedeki'nin yaklaşık 4 katı.

bu kadar pahalı ev araba fiyatlarının ardından gelelim yaşam standartları ve genel yaşama fiyatlarına. örneğin bigmac menü 16 tl. sıradan bir cafeyeya da restorana girdiğinizde 10-50 tl arası dilediğinizi yiyebilirsiniz. yemek olarak 20 sgd'nin üstü görebilidğim kadarıyla lükse giriyor. nüfüsun % 74'ü çinlilerden oluştuğundan genelde çin restoranları var. %13 malaylardan ve %9u hintler oluştuüu için müslüman yemeği adı altında birçok restoran bulabilirsiniz. 3-5 türk lokantası hatta maraş dondurmacısı bile var. giyim kuşam olarak türkiye ile eşdeğer diyebiliriz. hatta parasal yönden hemen hemen yaşamak için gereken para statüsünde türkiye ile aynı. burada bir ironi yapmak istiyorum. singapurda üretim yok. tamam belki 1-2 fabrika vardır üretim yapan ama ne demek istediğimi anladınız. hayvancılık, tarım, yeraltı kaynakları vs aklınıza ne gelirse singapurda yok. malezyadan ham petrlü işleyip malezyaya satan, gsmh'nın büyük bir bölümünü finans, borsa, yatırımdan kazanan, kafası çalışanların, çalışmayanları yönettiği ve ithalat - ihracat düzeyi türkiye'nin genel rezervlerine eşdeğer olduğunu da söylemeden geçmeyelim. singapurdaki en pahalı şeyler avrupa malları, daha sonra amerikan malları. uzaklıktan olsa gerek, malum taşımak lazım.

2 gün gezmeye yeter de artar bile diyen bazı ruhsuz gezicilere aldanmayın. 1 yıl bile kalsanız yine gezeceğiniz daha doğrusu gezmekten zevk alacağınız bir yer. sentosa'dan tut marina'ya, raffles place'den clarke quey'e, chinatown'dan orchard'a kadar her yer gezilesi. şuraya gidin buraya gidin demicem, ama giderseniz kesinlikle sıcaktan dolayı otelinizde pineklemeyin, ya da yürümeye kalkmayın çünkü oraya yatmaya gitmediniz!normal saatlerde taksiler baya ucuz, hemen her yere metro var, otobüs var. düzen açısından mükemmel bir yer olduğu için sorun yaşamadan gezinizi tamamlayabilirsiniz.

yazı baya uzun oldu kısa tutmak istmiştim halbuki neyse. bir şeye değinmeden geçemeyeceğim. geylang... türkiyenin dolapdere, kasımpaşa'sı... geylangda hemen her yerde çinliler, çin restoranları, kaçak sigara, ilaç, viagra vs satanlar, halka açık kumar oynatanlar, belirli yerlerde duran hayat kadınları var. işin en ilgici ne biliyor musunuz, hiçbir erkek hayat kadınlarına sarkıntılık etmek olsun laf atmak taiz etmek vs olsun yapmıyorlar. daha da ilginci kadınlar yoldan geçenlerin ellerini tutuyorlar duran erkek olur ve fiyatta anlaşılırsa yukarı çıkıyorlar. her önüne gelen erkeğe elini uzatmıyorlar. gelen erkekleri beğenmezlerse bilrikte olmuyorlar. resmen kendileri seçiyorlar. eğer ki elini tuttuğu erkeğin kız arkadaşı varsa ve bunu farketmeden yaptıysa farkettiğinde hemen utanıp yerin dibine giren hal hareketlere bürünüyorlar. bu derece de gururlu. şimdi biri çıkıp dicek "fahişede gurur ne arar" öyle değil işte. resmen onlar bile mutlu.

yeter artık bitsin bu yazı...

fine city dedik ama yok tükürene ceza yok sakız çiğneyene ceza yok şu yok bu diye abartmasın kimse. çinlilerin geleneklerinde var burunlarıyla oynamak, sümkürmek, geğirmek, osurmak, ses çıkarmak, halka açık tırnak kesmek... otelde bile çok sorun yaşadık bu durumda ama değinmeyeceğim. haa ilginç bir ceza da durian. geleneksel ve çok lezzetli bir tropikal meyve fakat içi ne kadar güzelse dışı da bir o kadar kötü kokuyor. çoğu kapalı mekana durian sokamazsınız ve cezası 500 sgd ulaşım ağı dahil. mesela metrodaki acil freni gereksiz yere kullanmak veya kapıyı açmak cezası 5000 sgd.

dünya'nın en temiz şehri denilebilir. yerlerde izmarit yok, çöp konteynırları kokmuyor, şehrin kendisi kokmuyor, evet çok sıcak ve çok nemli ama aşırı baharat kullanan çin lokanta önleri hariç şehrin geneli çok ferah. her insan kurala uyuyor ve düzenli yaşıyor. her şey planlı programlı.

eeeeh yeter be!

son olarak imigration'da türk pasaportu olan insanların neden uzun süre sorgulandığını, neden gümrük polisinin kara listesindeki ülkelerden birisi olduğumuzu söyleyeyim.
2016 yılının başlarında sanırım pakistan'da bir bombalı eylem gerçekleştiren kişiden 100 adet t. c pasaportu çıkmış. doğruluğundan emin değilim, singapur'da yaşayan birkaç türk'ten duydum. bizlere bu saldırıdan sonra temkinli (teröristmişiz gibi ) davranıyorlar.

gidin! gidebiliyorsanız gidin hatta orda kalın yaşayın.

bir mühendisin klavyesinden..

henüz resmi olarak tanıyan ülke olmasa da liberland derim.

(bkz: liberland)